Mobil uygulamaların geleceği: SuperApp
Mesajlaşma, kredi çekme, alışveriş yapma ve sosyal medyada dolaşma gibi birçok özelliği tek çatı altında buluşturan süper uygulamalar, dijitalleşme adımlarımızda bir sonraki evre mi?
Hayatların mobil cihazlar üzerinden devam ettiği dönemlerdeyiz. Son araştırmalara göre, akıllı telefon uygulamalarında harcanan ortalama süre, geçen iki yıla göre %30 ila %45 arasında artmış. Bir başka veriye göre, dünya genelinde günde ortalama 4 saatten fazla zamanımızı akıllı telefonlarımızdaki uygulamalarla geçiriyoruz.
Alışverişten fatura ödemelerine, haberlerden sosyal medya takibine, oyun oynamaktan, film izlemeye kadar çok sayıda işi cep telefonları aracılığıyla yapıyoruz. Haliyle telefonlardaki uygulamaların sayısı, sanal dünyada yer alan şirket sayısıyla paralel bir seyir izliyor. Ve bu durum telefonlarımızı mini birer “uygulama dükkânı” haline getirdi. Bir zamanlar hayatımızı kolaylaştıran uygulamaların sayısı arttıkça hayatımıza yeni zorluklar giriyor. Neyse ki kullanıcıları bu zorluklardan kurtaran çözüm yine bir uygulama: SuperApp
Amaç tüketicinin ilk ve tek tercihi olmak
Dünya genelindeki SuperApp uygulamalarına bakınca en net görülen mücadele, müşteriye sahip olma konusunda yaşanıyor. Çünkü dijital çağda müşteri ilişkisinin sahipliği hayati bir önem taşıyor. Geleneksel sektörleri ve bu sektörlerin dev oyuncularını arka plana iten müşteri sahipliği savaşları, büyük yatırımları ve detaylı stratejik çabaları gerektiriyor.
En büyük gücün veri olduğu bu dönemde, sanal dünyada her birimiz hakkında binlerce veri bulunuyor. Finansal durumumuzdan aldığımız hediyelere, alışveriş ve tatil tercihlerimizden seyahatlerimize kadar büyük veriyi elinde bulunduran ve analitik şekilde işleyerek bir değere dönüştürenlerin kazanacağı döneme doğru gidiyoruz. Zaman farklı alanlardaki verileri işleyerek onları aynı platformda birleştirerek ortaya yeni ürünler, yeni teklifler, yeni iş modelleri çıkarma zamanı. Bunların yapılabileceği en iyi ortam da hiç kuşkusuz birçok farklı noktanın buluştuğu SuperApp’ler.
Asya’da SuperApp, Batıda FinTech SuperApp
Adından da anlaşılacağı gibi SuperApp, birçok mobil uygulamanın üst çatısı. Bu alanda en bilinen uygulamalar Çin’de belki de tüm mobil telefonlarda kullanılan WeChat. Başlangıçta mesajlaşma uygulaması olarak tüketicilere sunulan WeChat, 10 senede 1 milyarı aşan kullanıcı sayısıyla mesajlaşmanın yanı sıra kapsamlı bir sosyal paylaşım, iletişim ve ödeme aracı olarak öne çıkıyor. Bu geniş kapsamlı özelliklerine ek olarak kullanıcıların günlük aktivitelerine yönelik hizmetleri de sunarak tam anlamıyla bir süper uygulama özelliği taşıyor.
Asya’da WeChat’in başarısını örnek alan ve benzer deneyimleri sunan süper uygulamalar birbiri ardına kullanıma sunuldu. Alipay, Grab ve Gojek bu kategorideki en bilinen diğer uygulamalar. Bugün Asyalı mobil kullanıcılar tüm hayatlarını süper uygulamalarla düzenliyor.
ABD ve Avrupa’da -Asya örneklerinden farklı olarak- temel finansal hizmetler odaklı SuperApp haberleri ve girişimleri duyuyoruz. Ek olarak BigTech dediğimiz şirketlerin (örneğin Apple, Google) finansal yönetim çözümleri tek çatı altında toplayacak SuperApp iş modellerine ilgi gösterdiği de bilinen bir gerçek.
Türkiye’de SuperApp
Ülkemizde dünya örneklerinden farklı bir seyir izleyen mobil uygulamaların ve e-ticaret iş modellerinin erken dönemde hızlı gelişimi nedeniyle süper uygulamalar konusunda biraz geriden geliyoruz. Zira büyük oyuncuların öncelikle kendi odaklandıkları alanlarda büyümeleri ve kapsama alanlarını genişletmeleri ancak mümkün oldu. Şimdi yatırımcıların büyüme beklentilerini karşılayabilecek tek alternatif kaldı: SuperApp olmak. Önümüzdeki bir iki sene içinde tüketicilerin ilk ve tek tercihi olmak isteyecek markaların süper rekabetine hazır olun.
SuperApp, sadece ticari oyuncuların müşterileriyle, tüketicilerle buluştuğu ortak platform değil, aynı zamanda kamu ile vatandaşların buluştuğu bir platform olarak da kullanılabiliyor. Bu kapsamda en güzel örnek, geçen yılın son günlerinde tanıtımı yapılan İstanbul Senin Süper Şehir Uygulaması oldu. KOBiL tarafından geliştirilen bu uygulama 16 milyon İstanbullunun buluşabileceği bir platform olarak Asyalı ve Batılı örneklerden çok farklı bir açılım getiriyor.
Toplu ulaşım ve trafik bilgisi, alışveriş, eğitim, kültür sanat etkinlikleri, ulaşım kartları yükleme, belediye hizmetlerine erişmek, kentin yönetimi hakkında görüş bildirmek, kendinize özel sohbet grupları oluşturmak, size yakın bölgelerdeki etkinlikleri görmek ve katılmak, bağış/dayanışma gibi yaşamın her alanına dokunan onlarca hizmete tek bir şifre ile ulaşmak mümkün. Her yeni versiyonda içindeki mini uygulamaların genişletileceği, yeni hizmetlerin devreye alınmasıyla bu yaklaşımın tüm dünyanın dikkatini çekeceğine eminim.
Özetle; SuperApp gelişmelerini dijitalleşme adımlarımızda bir sonraki önemli evre olarak niteleyebiliriz. Her sektörden köklü kurumların, yeni nesil dijital oyuncular ile rekabeti sayesinde süper uygulamalar kısa sürede hızla büyüyen bir iş modeli haline gelecektir. Lakin başarı en hızlı, en büyük, en ünlü markaların değil, kullanıcıya hızlı, kolay ve basit bir tecrübeyi en güvenli şekilde sunanların olacaktır.
— — —
Not : Bu yazının orijinal hali Aposto sayfalarında yayınlamıştır.