Kitap Sayfalarında Tatil Yapmak
Tatilde Okuduğum 7 Kitap Üzerine
Bir yaz daha geride kalıyor. Umarım yaz tatiliniz hayal ettiğiniz gibi geçmiştir!
Geride bıraktığımız yaz benim yapamadığım ama planladığım pek çok şeyi yapabilmemi sağladı.
Bu planlar içinde en çok önem verdiğim eylemlerden biri de kitap okumak. Elbette tatil haricinde de okumaya zaman ayırmayı önemsiyorum ancak dinlenme sürecinde uzun süredir aklımda olup da okuyamadığım kitapları tadına vararak, özümseyerek okumak büyük bir keyif. Ben bu dönem kitap sayfalarında tatil yaptım diyebilirim. :)
Bu yaz tatilde bir süredir muhakkak okumayı planladığım, çoğunluğu kısa klasiklerden oluşan kitaplarımla baş başaydım. Her birini severek okuduğum bu kitaplar şöyle:
Stefan Zweig’dan 1. Olağanüstü Bir Gece, 2. Amok Koşucusu, 3. Korku,
Gustavo Flaubert’in yazdığı Saf Bir Yürek,
Anton Çehov’un eseri Altıncı Koğuş,
John Steinbeck’in kaleme aldığı İnci
Franz Kafka’nın yazdığı Dönüşüm.
Olağanüstü Bir Gece’de ekonomik açıdan rahat bir hayat yaşayan seçkin bir burjuvanın, hayattan keyif alamadan, sıradan bir hayat sürdürürken bir gecede başından geçenlerle asıl mutluluğun ne olduğunu keşfetmesi anlatılıyor. Hikâyenin bana göre en etkileyici yanı, kendisindeki zaafları ve “kötü” özellikleri de keşfeden ana karakterin, esas mutluluğun başkalarını mutlu etmekte olduğunu idrak etmesi.
Amok Koşucusu’nda ana karakter doktorun kendisinden biraz kibirli bir biçimde yardım istediğini düşündüğü hasta bir kadını reddetmesi ve sonrasında yaşadığı pişmanlık anlatılıyor. Kadına önyargıyla yaklaşan doktorun, yaşadığı pişmanlıkla bir Amok koşucusuna dönüşmesinin dramatik ve etkileyici hikâyesi.
Korku kitabında, eşini aldatan bir kadının yaşadığı korku ve sonrasında yaşadıkları Zweig’in eşsiz üslubuyla aktarılıyor. Evliliğinin rutininden bunalan ve korunaklı bir hayat yaşayan bayan Irene Wagner’in, karşısına çıkan şantajcı nedeniyle yaşadığı büyük korku ve bu korku sonrasında yaşamın bütün olumlu ve güzel yanlarını kaybetmesi, bir psikanalist olan Zweig’in insan psikolojisini adeta ilmek ilmek en ince ayrıntılarıyla inceleyen anlatım diliyle anlatılıyor.
Felicite adındaki taşralı, yoksul bir genç kızın öyküsünün anlatıldığı Saf Bir Yürek, naif ve etkileyici bir roman. Aşık olduğu adam Théodore’un zengin bir kadınla evlenmesi sonrasında başka bir şehirdeki bir kadının yanında çalışmaya başlayan Felicite’nin yaşamını anlatan kitap; karşılık beklemeden sevgi vermenin güzelliklerini anlatırken, bir papağan ile yaşadığı sıra dışı duygular özellikle ilgi çekici.
Edebiyat dünyasının en önemli isimlerinden biri olan Anton Çehov’un etkileyici eseri Altıncı Koğuş, bir akıl hastanesinde geçiyor. Bu akıl hastanesindeki hasta Ivan Dmitriç ve doktor Andrey Yefimıç üzerinden, yazıldığı dönemin elit Rus aydınlarına ciddi bir eleştiri yapan Altıncı Koğuş; felsefi, sorgulayıcı ve zihin açıcı bir eser olarak bugünün toplumunu da düşündürüyor.
Nobel Edebiyat Ödülü ve Pulitzer’li John Steinbeck’in kaleme aldığı İnci, bir Meksika halk öyküsünden ilham alıyor. Fakir bir denizci olan Kino’nun gözünden paranın, gücün ve menfaatlerin çemberinde insan erdemlerinin ne kadar zayıflayabileceğini anlatan kitap, insanın gerçek özü üzerine düşünmeyi sağlıyor.
Bir Kafka klasiği olan Dönüşüm’de, Gregor Samsa’nın bir böceğe dönüşümü ironik biçimde tasvir edilirken, zayıf aile ilişkileri de bütün çıplaklığıyla ortaya konuyor. Samsa’nın bir gün bir böcek olarak uyanmasının ardından aile bireylerinin onu nasıl dışladığı, ona nasıl davrandığı ve tüm bu davranışların psikolojik kaynakları, Kafka’nın usta kalemiyle benzersiz bir esere dönüşüyor.
Okurken çok keyif aldığım bu klasikleri sizler için yazarken daha da keyiflendim, dinlendim.
Sizler de benim gibi kitap sayfalarında tatil yapanlardan mısınız?
