Dünya’da Blokzinciri

Sektörler, Ülkeler ve Dahası…

Soner CANKO
3 min readOct 25, 2020

Geçtiğimiz günlerde adından çokça söz ettiğimiz ve gün geçtikçe büyüyen bir endüstri olan Blokzinciri hakkında Huobi Research tarafından “Global Blokchain Industry Overview and Prospects” isimli bir rapor yayınlandı. Raporda 2019 yılı özelinde ülkeler ve sektörler çapındaki blokzinciri üzerine yapılan harcamalar, blokzinciri teknolojisinde patent başvuruları ve 2020 yılında blokzinciri trendleri üzerine en güncel veriler paylaşıldı.

Photo by Kelsey Knight on Unsplash

Sektörler

Geçtiğimiz yıllarda da bugün olduğu gibi bankacılık sektörü blokzinciri teknolojisine yapılan yatırımlarda liderliğini koruyor. Bu teknolojiye yatırım yapan bankacılık harici başlıca sektörler ise parçalı üretim, perakende, serbest meslek hizmetleri ve muhasebecilik şeklinde sayılabilir. Blokzinciri teknolojinin hayatımıza entegre olmasıyla birlikte daha birçok sektörde gerek dijital güvenlik açıklarının engellemesi gerek ürün/işlem takibi özellikleriyle öne çıkacağına şüphem yok.

Tablo 1: Blokzinciri Endüstrisinde Sektörler

Yatırım ve Patent Korelasyonu

Raporda benim dikkatimi çeken önemli başlık Yatırım ve Patent verilerinin ilişkisi oldu. Blokzinciri teknolojisinde yapılan harcamalara bakıldığında yaklaşık 2,9 milyar dolardı. ABD, tek başına bu kaynağın %39'u ile en büyük harcama yapan ülke iken Çin %11 ile üçüncü ülke konumunda. Patent başvurularına bakıldığında ise 2019 sonuna kadar dünyanın her yerinden gelen 25.000’e yakın başvurunun %63’ünü Çin tek baş başına sağlıyor. İşin daha ilginç yanı ise Çin’i takip eden ABD ise %18 ile ikinci…

Blokzinciri Patentlerine Göre Bölgeler

Şirketler özelinde baktığımızda da 2019 senesi içinde en çok patent başvurusu yapan 10 şirketin 7’sini Çin’e bağlı şirketler oluşturuyor. Kaynak ve çıktı arasında bir korelasyon olmadığını görmenin olağan dışı olduğu bir rapordu. Ancak bütçeler harici devlet desteğine baktığımızda ise Çin’in, 2019'da önceki senelere kıyasla blokzincirine daha fazla önem verdiğini söyleyebiliriz. 30'dan fazla şehrin destek politikaları yayınlaması ve 38 blokzinciri sanayi parkı kurulması, bütçenin ne kadar verimli kullanıldığını bize anlatıyor. ABD’nin neredeyse çeyreği kadar bir kaynak yatırımı yapan Çin’in 3 katından daha fazla patent başvurusu yapması oldukça dikkat çekiciydi.

Blokzinciri Patent Başvurularında İlk 10 Şirket ve Menşeleri

Bu verilerden hareketle ABD ve Çin arasında son yıllarda artan ticaret ve teknoloji çekişmesinin blokzinciri alanında da yaşandığını söyleyebiliriz. Bir teknolojinin benimsenmesi için belli kriterler saymamız gerektiğinde bunlar arasında mutlaka devlet desteği ve teşviki ön sıralarda gelir. Ancak buna ek olarak üniversitelerin ilgisi, iş dünyasının bakışı, toplumun benimsemesi gibi birçok metrik de buradaki adaptasyonun önemli oyuncularıdır.

Teknolojinin gelişimi konusunda tekillik (singularity) olarak ifade edilen sınırlara yaklaştığımız şu günlerde konulara farklı bakış açılarından bakma zamanımız geldi ve geçiyor. Önümüzdeki dönem teknolojiyi üretenlerden çok bu değişimi anlamak ve uyum sağlamak konusunda çabalayan ülkelerin öne çıkacağı bir dönem olacak. Teknoloji artık felsefe, sosyoloji, psikoloji, ekonomi gibi tüm sosyal bilimlerin katkısıyla katma değer üretebilecek. İşte bu nedenle blokzinciri gibi birçok yeni teknolojinin getirdiği değişime ayak uydurmamız bizler için çok daha büyük bir fırsat.

Dilerim ki gelecek yıllarda ülkemiz de bu tür raporlarda yer bulsun, dikkat çeksin. 🙏🏻

Dr. Soner Canko

Twitter | LinkedIn | Youtube| Web

Bu yazımı beğendiyseniz şu yazılarım da ilginizi çekebilir:

--

--

Soner CANKO

StartUp Dostu ® — FinTech Istanbul ® — SC Yönetim Danışmanlık ®